KURBAN; YAKINLAŞMAK, YAKIN OLMAKTIR.
KURBAN; KURBAN OLMAKTIR!
Yüce Rabbimizin Hz. Âdem’den günümüze kadar kullarına emrettiği ibadettir kurban. Kur’ân-ı Kerim’de şöyle buyruluyor: “Biz her ümmete kurban kesmeyi meşrû kıldık ki kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanlar üzerine Allah’ın adını ansınlar.
Kurban, Allah’a kulluğun ve ibadetlerin özü ihlas ve samimiyettir. Kurban ile Hz. Âdem’in çocukları Habil ve Kabil’in samimiyet sınavını hatırlarız. Bu sınavda Allah’ın emrine en güzel şekilde itaat eden ve kanaatkâr davranan Habil kazanmış, samimiyetsiz ve kıskanç tavrıyla Kabil kaybetmiştir.
Kurban ile teslimiyet imtihanından geçen Hz. İbrahim’i ve oğlu Hz. İsmail’i hatırlarız. Bu ağır imtihanda Peygamber bir baba ve oğlu, sahip olunan her şeyin Allah yolunda tereddütsüz feda edilebileceğini insanlığa göstermiştir.
Kurban ile vefat edinceye kadar her yıl kurban kesen Peygamber Efendimizi hatırlarız. Peygamberimiz kurban ile bizlere vefayı, infakı ve paylaşma ahlakını öğretmiştir.
Kurban, yakınlaşmaktır. Allah yolunda iyilik ve infakta bulunma, O’nun nimetlerini paylaşma bilincini diri tutmaktır. En yakınlarımızdan başlamak üzere, mağdurların muhtaçların, garip ve kimsesizlerin yüzünü güldürmektir. Kurban, kardeş olmanın, bir olmanın, ümmet olmanın şuuruna ermektir.
İnşallah kurbanlarımızla Rabbimize olan teslimiyet ve sadakatimizi, yardım ve ikramlarımızla da kardeşlerimize olan muhabbetimizi tazeleyeceğiz.
Aslında Kurban; Allah’a yakın olmanın, itaat ve teslimiyetin göstergesidir. Malımızı kurban ettiğimiz gibi, gerektiğinde canımızı ve bütün varlığımızı, Allah yolunda kurban edebileceğimizin göstergesidir!
Bu duygu ve düşünceler ile; Kurban Bayramının Ümmet-i Muhammed’in uyanışına, insanlığın da hidayetine vesile olmasını Yüce Rabbimizden niyâz ediyoruz.